Publication: İnmeli hastalarda yaşın etkisi: Genç ve ileri yaş iskemik inme hastalarında risk faktörleri, etiyoloji, prognoz ve görüntülemeözelliklerinin karşılaştırmalı olarak incelenmesi The effect of age in stroke patients: A comparative analysis of risk factors, etiology, prognosis, and imaging features in young and elderly ischemic stroke patients
Files
Program
Institution Authors
Authors
KANDEMİR, SULTAN MEŞE
Advisor
KOLUKISA, MEHMET
KULA, ASLI YAMAN
Date
Language
Type
Publisher
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Abstract
Giriş ve Amaç: Serebral kan akımının ani olarak azalmasına bağlı olarak beyindeki nöronların hasar görmesi sonucu vücutta fonksiyonel kayıpların ortaya çıkmasıyla karakterize olan iskemik inme, klasik olarak ileri yaş hastalığı olarak kabul edilse de son zamanlarda genç erişkinlerde insidansı giderek artmaktadır. Genç yaşta geçirilen bir inme, hastanın önündeki uzun ve verimli yılları kaybetmesine neden olarak hem kendisi hem de ailesi için ağır sonuçlar doğurabilmekte ve önemli bir sosyoekonomik yük oluşturabilmektedir. İleri yaş hastalardaki geleneksel risk faktörlerinin aksine genç hastalarda etiyolojide daha heterojen ve nadir nedenler ön plana çıkmaktadır. Bu çalışmada amacımız, genç ve ileri yaş iskemik inme hastalarında risk faktörleri, etiyolojileri, prognozları ve görüntüleme özelliklerini incelemek ve her iki yaş grubunu karşılaştırmalı olarak değerlendirmektir. Materyal ve Metot: Bu çalışmaya 352 genç ve 204 ileri yaş iskemik inme hastası dahil edilmiştir. Hastaların demografik verileri, özgeçmiş ve soygeçmişleri, ilaç ve madde kullanımları, TOAST ve BAMFORD sınıflandırmalarına göre etiyolojileri ve klinik sendromları, geliş ve 6. aydaki NIHSS ve mRS skorları, 1 yıllık mortalite ve 5 yıllık tekrar inme oranları, görüntüleme özellikleri not edilmiştir. Veriler SPSS 28.0 ile analiz edilmiş, grup karşılaştırmaları ve korelasyon analizleri gerçekleştirilmiştir. Bulgular: Genç hastaların yaş ortalaması 47,1; ileri yaş hastaların yaş ortalaması 66,4 olarak hesaplanmıştır. Hastaların %36,8'i kadın; %63,2'si erkeklerden oluşmuştur. Genç hastalarda en sık risk faktörü hiperlipidemi (%77) iken, ileri yaş hastalarda hipertansiyon (%91,2) olarak bulunmuştur. Risk faktörleri kıyaslandığında gençlerde migren öyküsü ve sigara kullanım oranı daha yüksek iken, ileri yaş hastalarda vasküler risk faktörleri ve kardiyak aritmi oranları daha yüksek bulunmuştur. Etiyolojik olarak gençlerde en sık kriptojenik inme (%27,3) saptanırken, ileri yaş grubunda kardiyoembolizm (%35,3) saptanmıştır. BAMFORD sınıflamasına göre hem gençlerde hem de ileri yaş grubunda en sık görülen klinik sendrom PACS olarak bulunmuştur. Genç hastalarda beş yıllık takipte tekrar inme geçirme (%16,5) ve bir yıllık mortalite (%6) oranları, ileri yaş grubuna (%31,9 ve %22,5) göre anlamlı derecede düşük olarak saptanmıştır. Hem genç hem ileri yaş hastalarda 6 aylık takip sonunda nörolojik olarak anlamlı iyileşme görülse de, iyileşme oranları açısından her iki grup arasında istatistiksel anlamlı bir fark bulunmamıştır. Damar görüntülemeleri gençlerde en sık normal olarak izlenirken, ileri yaşlılarda en sık ekstrakraniyal ateroskleroz izlenmiştir. Sonuç: Bu bulgular, iskemik inme etiyolojisinde ileri yaşta klasik vasküler risk faktörleri ve kardiyak aritmilerin; gençlerde ise daha nadir sebeplerin görüldüğünü ortaya koymuştur. TOAST ve BAMFORD sınıflamalarına göre her iki yaş grubunda da takiplerde belirgin iyileşme görülse de her iki grup arasında prognozda anlamlı fark saptanmamıştır. Elde edilen bulgular, genç hastalarda ayrıntılı etiyolojik incelemenin ne kadar önemli olduğunu vurgulamaktadır. Tüm yaş gruplarında ise sekonder koruma stratejilerinin uygulanmasının morbidite ve mortaliteyi azaltmada kritik önemini vurgulamaktadır. Bu bağlamda, gelecekte daha geniş hasta grupları ve çok merkezin katıldığı araştırmalar, genç inme hastalarında kişiselleştirilmiş yaklaşımların gelişmesine katkı sağlayacaktır.
Description
Introduction and Objective: Ischemic stroke, characterized by the loss of bodily function resulting from neuronal damage due to a sudden reduction in cerebral blood flow, is conventionally considered a disease of the elderly. However, its incidence in young adults has been progressively increasing in recent times. A stroke occurring at a young age can lead to the loss of many productive years, causing severe consequences for both the patients and their families, and may constitute a significant socioeconomic burden. In contrast to the traditional risk factors seen in elderly patients, more heterogeneous and rare etiologies are prominent in younger patients. The objective of this study is to examine the risk factors, etiologies, prognoses, and imaging features in young and elderly ischemic stroke patients and to conduct a comparative evaluation of both age groups. Material and Methods: This study included 352 young and 204 elderly ischemic stroke patients. The patients' demographic data, personal and family medical histories, medication and substance use, etiologies and clinical syndromes according to TOAST and BAMFORD classifications, NIHSS and mRS scores at admission and at the 6-month follow-up, 1-year mortality and 5-year stroke recurrence rates, and imaging characteristics were recorded. Data were analyzed using SPSS 28.0, and group comparisons and correlation analyses were performed. Results: The mean age was 47.1 for young patients and 66.4 for elderly patients. Of the patients, 36.8% were female and 63.2% were male. The most common risk factor was found to be hyperlipidemia (77%) in young patients, whereas it was hypertension (91.2%) in elderly patients. When comparing risk factors, a history of migraine and the rate of smoking were higher among young patients, whereas rates of vascular risk factors and cardiac arrhythmia were higher in elderly patients. Etiologically, cryptogenic stroke was the most frequently identified cause in young patients (27.3%), while cardioembolism was the most common in the elderly group (35.3%). According to the BAMFORD classification, the most common clinical syndrome was found to be PACS (Partial Anterior Circulation Syndrome) in both young and elderly groups. The five-year stroke recurrence (16.5%) and one-year mortality (6%) rates in young patients were found to be significantly lower compared to the elderly group (31.9% and 22.5%, respectively). Although significant neurological improvement was observed in both young and elderly patients at the 6- month follow-up, no statistically significant difference was found between the two groups in terms of recovery rates. Vascular imaging was most frequently normal in young patients, whereas extracranial atherosclerosis was most commonly observed in the elderly. Conclusion: These findings reveal that classic vascular risk factors and cardiac arrhythmias are predominant in the etiology of ischemic stroke in the elderly, while rarer causes are more common in young adults. Although both age groups showed significant improvement during follow-up according to TOAST and BAMFORD classifications, no significant difference in prognosis was detected between the two groups. The findings underscore the importance of a detailed etiological investigation in young patients. Furthermore, they highlight the critical importance of implementing secondary prevention strategies in all age groups to reduce morbidity and mortality. In this context, future multi-center studies with larger patient cohorts will contribute to the development of personalized approaches for young stroke patients.