Akut iskemik ve hemorajik inme olgularının ayrımında oksidatif stres parametrelerinin ve lenfosit DNA hasarının tanısal rolünün araştırılması / The diagnostic role of oxidative stress parameters and lymphocyte DNA damage in discrimination of acute ischemic and hemorrhagic stroke
Files
Date
Authors
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Publisher
Abstract
Amaç: Bu çalışmada acil serviste klinik ve radyolojik bulgularla akut inme tanısı konulan erişkin hastalarda inme tipinin ayrımında ve hastalığın ciddiyetinin belirlenmesinde serum oksidatif stres parametrelerinin ve lenfosit DNA hasarı düzeylerinin prediktif bir değeri olup olmadığının araştırılması amaçlanmıştır. Materyal ve Metod: Bezmiâlem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Servisine; Mayıs 2014-Ekim 2014 tarihleri arasında başvuran ve akut inme tanısı konulan 66 erişkin hasta prospektif olarak çalışmaya alındı. Çalışmaya alınan hastaların 42'si iskemik inme ve 24'ü hemorajik inme olguları idi. Kontrol grubu olarak 35 sağlıklı gönüllü dâhil edildi. Çalışmaya dâhil edilen olgular, anamnez, fizik muayene, laboratuvar ve görüntüleme yöntemlerinden yararlanılarak iskemik inme olguları ve hemorajik inme olguları şeklinde ayırıcı tanı yapılarak iki gruba ayrıldı. Her iki hasta grubundan da semptomların başlangıcından itibaren ilk 24 saat içinde plazma oksidatif stres parametreleri olarak total oksidan seviye (TOS), total antioksidan seviye (TAS) ve oksidatif stres indeksi (OSİ) değerleri ve lenfosit DNA hasarı düzeyleri çalışıldı. İskemik ve hemorajik inme olguları anamnez ve fizik muayene bulguları ile Ulusal Sağlık Enstitüsü İnme Skalası (NIHSS)'na göre 1.grup; NIH, 0-6 puan, hafif-orta, 2. grup; NIH, 7-15 puan, orta-ağır ve 3. grup; NIH, 16-42 puan, ağır-çok ağır şeklinde, inme ciddiyetine göre üç gruba ayrıldı. Guruplar arasında oksidatif stres parametreleri olarak TOS, TAS ve OSİ değerleri ve DNA hasarı düzeyleri karşılaştırıldı. Bulgular: Kontrol grubu ile karşılaştırıldığında, inme grubunda serum TAS, TOS, OSİ değerlerinin ve lenfosit DNA hasarı düzeylerinin istatistiksel olarak anlamlı düzeylerde yükseldiği saptandı (bütün parametreler için p<0,05). İnmenin tipinin belirleyiciliği açısından gruplar karşılaştırıldığında gruplar arasında plazma DNA hasarı düzeyleri ve OSİ değerleri bakımından anlamlı fark saptanmadı (her iki parametre için p>0,005). İskemik inme olgularında hemorajik inmeli olgularla karşılaştırıldığında plazma TAS ve TOS değerlerinin istatistiksel olarak anlamlı düzeylerde yüksek olduğu saptandı (her iki parametre için p<0.001). NIHSS' ya göre gruplar karşılaştırıldığında gruplar arasında plazma TAS, TOS ve OSİ değerleri bakımından anlamlı fark saptanmadı (bütün parametreler için p>0,005). Fakat inme ciddiyeti arttıkça (grup 1'den grup 3'e doğru) plazma DNA hasarı düzeylerinde anlamlı artış olduğu gözlendi (p<0,001). Sonuç: Akut inme geçiren hastalarda erken dönemde, oksidatif stresin erken biyolojik belirteçleri olarak plazma TOS ve TAS değerlerinin inme tipinin ayrımında, radyolojik görüntüleme yöntemlerine yardımcı olarak kullanılabileceğini düşünmekteyiz. Yine, bu hastalarda erken dönemde serum lenfosit DNA hasarı düzeylerinin; inmede kullanılan skalalara alternatif ve objektif bir biyolojik belirteç olarak inme ciddiyetini göstermede kullanılabileceğini belirtmek istiyoruz.