Person:
ÖZDER, ACLAN

Loading...
Profile Picture

Status

Email Address

Birth Date

WoSScopusGoogle ScholarORCID

Name

Job Title

First Name

ACLAN

Last Name

ÖZDER

Organizational Units

Organizational Unit

Search Results

Now showing 1 - 10 of 15
Loading...
Thumbnail Image
PublicationOpen Access

Determination of Genetic Changes of Rev-erb beta and Rev-erb alpha genes in Type 2 Diabetes Mellitus by Next-Generation Sequencing

2020-08-13T00:00:00Z, Tokat, B, Kanca-Demirci, D, Gul, N, Satman, I, Ozturk, O, Ozder, ACLAN, Kucukhuseyin, O, Yilmaz-Aydogan, H, ÖZDER, ACLAN

Background: The nuclear receptors Rev-erb alpha and Rev-erb beta are transcription factors that regulate the function of genes in glucose and lipid metabolism, and they also form a link between circadian rhythm and metabolism. We evaluated the variations in Rev-erb alpha and Rev-erb beta genes together with biochemical parameters as risk factors in type 2 diabetic (T2DM) patients. Methods: Molecular analyses of Rev-erb alpha and Rev-erb beta genes were performed on genomic DNA by using next-generation sequencing in 42 T2DM patients (21 obese and 21 non-obese) and 66 healthy controls. Results: We found 26 rare mutations in the study groups, including 13 missense mutations, 9 silent mutations, 3 5'UTR variations, and a 3'UTR variation, of which 9 were novel variations (5 missense and 3 silent and 1 5'UTR). Six common variations were also found in the Rev-erb genes; Rev-erb beta Chr3:24003765 A > G, Rev-erb beta rs924403442 (Chr3:24006717) G > T, Rev-erb alpha Chr17:38253751 T > C, Rev-erb alpha rs72836608 C > A, Rev-erb alpha rs2314339 C > T and Rev-erb alpha rs2102928 C > T. Of these, Rev-erb beta Chr3:24003765 A > G was a novel missense mutation (p.Q197R), while others were identified as intronic variants. T2DM patients with Rev-erb beta rs924403442 T allele had lower body surface area (BSA) than noncarriers (GG genotype) (p = 0.039). Rev-erb alpha rs72836608 A allele and Rev-erb alpha rs2314339 CC genotype were associated with decreased serum HDL-cholesterol levels in T2DM patients (p = 0.025 and p = 0.027, respectively). In our study, different effects of Rev-erbs polymorphisms were found according to gender and presence of obesity. Rev-erb alpha rs72836608 (C > A) and rs2314339 (C > T) and Rev-erb alpha rs2102928 (C > T) were associated with low HDL-C levels in male T2DM patients. In female patients, Rev-erb alpha rs2102928 (C > T) was associated with high microalbuminuria and Rev-erb beta rs9244403442 G > T was associated with low HDL and high BSA values. In addition, Rev-erb alpha Chr17: 38,253,751 (T > C), rs72836608 (C > A), and rs2314339 (C > T) and Rev-erb beta Chr3:24003765 (A > G) were associated with increased serum GGT levels in obese T2DM patients. In non-obese patients, Rev-erbs SNPs had no effect on serum GGT levels. Conclusion: Our findings indicate that variations in the Rev-erb alpha and Rev-erb beta genes can affect metabolic changes in T2DM and these effects may vary depending on gender and obesity.

No Thumbnail Available
Publication

Ev izolasyonuna alınan hastaların covid-19 enfeksiyonu ve temas ile ilgili bilgi, tutum ve davranışları

2021-03-27T00:00:00Z, Baktır Altuntaş, Sibel, Yüksel Salduz, Zeyneb İrem, Altuntaş, Bülent, Özder, Aclan, ÖZDER, ACLAN

Aim:Aile Sağlığı Merkezi’ne (ASM) kayıtlı hastalar arasında evizolasyonuna alınan hastaların Covid-19 enfeksiyonu hakkındabilgi düzeyini ölçmek, ev izolasyonunda uymaları gerekenkurallar ve kurallara uymalarında etkili olan faktörleriaraştırmaktır.Method:ASM’e kayıtlı hastalar arasında Haziran ve Temmuz aylarıarasında ev izolasyonuna alınan 122 kişi telefonla arandı.Sosyodemografik özelliklerini, Covid-19 enfeksiyonu hakkındakibilgi ve tutumları ve izolasyon kurallarına uyma ile ilgili sorularıiçeren ankete katılmayı kabul edip, soruları eksiksizcevaplayanlar çalışmaya dahil edildi. Veri analizinde Jamovi1.6.15 programı kullanıldı.Results:Ev izolasyonuna alınan kişilerin yaş ortalaması 42(min:18,max:75) olup, % 54,1’i erkekti. Evinde kanser hastasıveya risk grubu birey (kronik hastalık) olanların oranı %35,2 idi.Katılımcıların büyük çoğunluğu (n=65) Covid-19 Pcr test sonucupozitif idi. Covid-19 enfeksiyonu hakkında yeterli bilgiye sahipolduğunu düşünenlerin oranı %64,1(n=79) idi. Enfeksiyonunöksürme ve aksırma ile yayıldığını düşünenlerin oranı % 85,2,kapı kolları gibi yüzeylerde ve hasta kişilerin temas ettiğiyerlerde canlı kalacağını düşünenlerin oranı %89,3 iken, elyıkamanın enfeksiyondan korunmada yeterli olacağınındüşünenlerin oran %92,6 idi. Maske takanların oranı %100 ikenen fazla cerrahi maske kullanıldığını gördük. Evizolasyonundayken aile hekimi tarafından telefonla arananizolasyon kuralları hakkında bilgilendirilerek semptom takibiyapılanların oranı %100 idi. Aile hekimleri tarafından arananhastalar arasında izolasyon sırasında ayrı odada kalma %53,3,odayı gün içinde birden fazla kez havalandırma %94,3, masketakma ve başka insanlarla temastan kaçınma gibi kurallarauyanların oranı %100 idi. Alışverişi %72,1 oranında ev halkındanbirisi aracılığı ile yaptıklarını ve alınan malzemeleri %41,8 oranıile en fazla yıkadıktan sonra kullandıklarını gördük.Conclusions:Türkiye’de aile hekimleri ev izolasyonuna alınan hastalarınözellikli izlemlerinden sorumludur. Aile hekimleri Covid-19nedeniyle ev izolasyonuna alınan kişilere telefonla ulaşıp,izolasyon sırasında uyulması gereken kurallar konusundabilgilendirmekte ve semptom takibi yapmaktadır. Ancakenfeksiyonun yayılımının önlenmesi tüm bireylerin önerilenpandemi kurallarına (maske, mesafe, hijyen) tümüyle uymalarıile mümkün olacaktır.

Loading...
Thumbnail Image
PublicationOpen Access

A novel indicator predicts 2019 novel coronavirus infection in subjects with diabetes

2020-08-01T00:00:00Z, ÖZDER, ACLAN, ÖZDER, ACLAN

Aims: Diabetes mellitus (DM) is associated with significant morbidity and mortality. The disease severity in 2019 novel coronavirus (Covid 19) infection has varied from mild self-limiting flu-like illness to fulminant pneumonia, respiratory failure and death. Since DM and Covid 19 infection are closely associated with inflammatory status, mean platelet volume (MPV) was suggested to be useful in predicting Covid infection onset. This study aimed to evaluate the diagnostic role of MPV in Covid patients with diabetes. Methods: A total of 640 subjects (160 Covid patients with type 2 diabetes, 160 healthy controls, 160 patients with non-spesific infections and 160 Covid patients without type 2 diabetes) enrolled in the study. Results: MPV was significantly higher (11.21 ± 0.61 fL) as compared to the results from the last routine visits of the the same individuals with diabetes (10.59 ± 0.96 fL) (p = 0.000). Conclusions: MPV could be used as a simple and cost-effective tool to predict the Covid infection in subjects with diabetes in primary care.

No Thumbnail Available
Publication

Aile Hekimliğinde Her Yönüyle Beslenme

2021-03-01T00:00:00Z, Yüzbaşıoğlu, Merve, Özder, Aclan, Bolat, Erkan, ÖZDER, ACLAN

Aile hekimliği pratiğinde ramazan ayı, hastalara özen gerektiren özel bir aydır. Normalde ara öğünlerle birlikte 5-6 olan öğün sayısı iki öğüne düşer. Güneşin doğuşundan batışına aç kalınır, popüler deyişle bir nevi intermittan fasting uygulanır. Oruç, ömrü uzatabilmekte; kalp hastalıkları, diyabet gibi bir takım kronik hastalıklardan koruyucu rol üstlenmektedir. Aynı zamanda ramazan ayı beslenme açısından risk altında olan çocuk, gebe, yaşlı, hastalar ve sporcular için sorunlara sebep olabilmektedir. Olası sorunları önlemek amacıyla yeterli ve dengeli beslenme gerekmektedir. Tüm besin grupları bir arada yenmeli, yavaş ve iyi çiğnenmeli, posa alımı için sebze ve meyveler mutlaka tüketilmeli; yağ, yeterli miktarda ve doymamış yağlardan tercih edilmelidir. Günlük en az 1.5-2 lt su içilmeli, proteini yetecek miktarda almaya dikkat edilmelidir. Ramazan ayında vücut metabolizmasında önemli değişiklikler olmakta, bu değişiklikler sonucunda total kolesterol, HDL düzeyleri yükselmekte; LDL, VLDL düzeyleri düşmektedir. Diyabet hastalarının tedavisi ramazan ayına göre düzenlenmeli, gerekirse oruç tutmamaları söylenmelidir.

Loading...
Thumbnail Image
PublicationOpen Access

Glycosylated hemoglobin A1c predicts coronary artery disease in non-diabetic patients

2020-10-01T00:00:00Z, Kayali, Yildiz, ÖZDER, ACLAN, ÖZDER, ACLAN

Background In primary care, there is a need for simple and cost-effective tool that will allow the determination of the risk of coronary artery disease (CAD). We aimed to research the value of glycosylated hemoglobin (HbA1c) in the prediction of coronary artery disease. Methods Patients admitted to the outpatient clinic of the Cardiology for angiography were retrospectively screened. Patients with diabetes or with HbA1c of 6.5 or above were excluded. Comparative HbA1c data were obtained according to the stenosis groups. Logistic regression analysis was used to investigate the risk factors affecting stenosis positivity. Results Of the study group, 120 patients were without any stenosis in any coronary artery, 56 patients were with >50% stenosis in one coronary artery, and 71 patients were with >50% stenosis in more than one coronary artery. There was a statistically significant difference between HbA1c measurements according to the degree of stenosis (P = .001 andP < .01, respectively). The odd ratio for HbA1c was 6.260 (95% CI: 3,160-12,401). According to the stenosis positivity, the cutoff point for HbA1c was found to be 5.6 and above. In the regression analysis, HbA1c was an independent risk factor for CAD. One unit increase in HbA1c level increases the risk of stenosis up to 12.4-fold (95% CI: 5,990-25,767). Conclusion The study showed HbA1c can be used as an independent marker in determining the probability and severity of coronary artery disease in non-diabetic individuals and as a useful marker in primary care predicting CAD.

No Thumbnail Available
Publication

Precision Diagnosis of Maturity-Onset Diabetes of the Young with Next-Generation Sequencing: Findings from the MODY-IST Study in Adult Patients.

2022-03-23T00:00:00Z, Aydogan, Hulya Yilmaz, Gul, Nurdan, Demirci, Deniz Kanca, Mutlu, Ummu, Gulfidan, Gizem, Arga, Kazim Yalcin, Ozder, ACLAN, Camli, Ahmet Adil, Tutuncu, Yildiz, Ozturk, Oguz, Cacina, Canan, Darendeliler, Feyza, Poyrazoglu, Sukran, Satman, Ilhan, ÖZDER, ACLAN

No Thumbnail Available
Publication

Tip 2 Diyabetes Mellitus hastalarında 25-(OH) D vitamini düzeyi mikroalbüminüri ve diyabetin seyri ile ilişkili midir?

2022-10-13, Yüksel Salduz Z. İ., Özder A., YÜKSEL SALDUZ, ZEYNEB İREM, ÖZDER, ACLAN

SS-18 TIP 2 DIYABETES MELLITUS HASTALARINDA 25-(OH) D VITAMINI DÜZEYI MIKROALBÜMINÜRI VE DIYABETIN SEYRI ILE ILIŞKILI MIDIR? ZEYNEB İREM YÜKSEL SALDUZ, ACLAN ÖZDER BEZMIALEM TIP FAKÜLTESI AILE HEKIMLIĞI ANABILIM DALI Amaç: 25-(OH) D vitamini (VD) eksikliği birçok çalışmada Tip 2 Diyabetes Mellitusun (Tip 2 DM) ortaya çıkan komplikas yonları için önemli bir risk faktörü olarak tanımlanmıştır (1,2). Çalışmamızın amacı VD düzeyleri ile Tip 2 DM seyrinde ortaya çıkan albuminüri seviyesi arasındaki ilişkinin değerlendirilmesidir. Gereç-Yöntem: Çalışma kesitsel, tek merkezli, retrospektif olarak planlandı. Temmuz 2019-Aralık 2019 tarihleri arasında Bezmialem Tıp Fakültesi Hastanesi Aile Hekimliği polikliniğine ayaktan başvuran Tip 2 DM hastalarının sosyodemografik ve laboratuvar verileri elektronik hasta sisteminden tarandı. 148 hasta çalışmaya alındı. Hastalar VD düzeylerine göre ikiye ayrıldı. 25-(OH) D vitamini 20 ng/mL’ nin altında olanlar VD eksikliği olan grup; grup 1, 25-(OH) D vitamini 20 ng/mL’ nin üzerinde olanlar VD eksikliği olmayan grup; grup 2 olarak sınıflandırıldı. Hastaların Glukoz, Üre, Kreatinin, Kan üre azotu (BUN), Glomeruler filtrasyon hızı (GFR), Alanin aminotransferaz (ALT), Aspartat aminotransferaz (AST), LDL koles terol (LDL-C), HDL kolesterol (HDL-C), Trigliserid (TG), Total kolesterol, HbA1c ve hemogram parametre değerleri olarak Lökosit sayısı (WBC), Eritrosit sayısı (RBC), Trombosit sayısı (PLT), Hemoglobin (Hgb), Hematokrit (Hct), Nötrofil mutlak sayısı (Neut), Lenfosit mutlak sayısı (Lymph), Ortalama eritrosit hacmi (MCV), Ortalama trombosit hacmi (MPV), Vitamin B 12 (Vit B12), Ferritin, Tiroid stimülan hormon (TSH), 25-(OH) D vitamini, mikroalbüminüri düzeyi grup 1 ve grup 2 arasında karşılaştırıldı. Vitamin D seviyeleri ve albüminüri arasındaki ilişki incelendi. Bulgular: Çalışmaya 148 hasta dahil edildi. Hastaların yaş ortalaması 56,58±9,76 idi. 70 hasta erkek, 78 hasta kadındı. Tüm hastaların VD ortalaması 22,80±17,84 ve HbA1c ortalaması 7,56±1,65 bulundu. D vitamini 20 ng/mL’ nin altında 76, üzerinde 72 hastamız vardı. D vitamini 20 ng/mL’ nin altındaki grup 1 hastalarımızda; LDL-C, Total Kol, HbA1c, Lenfosit sayısı, mikroalbuminüri düzeyi anlamlı derecede yüksek bulundu. (p<0.05) (Tablo 1) Sonuç: Çalışmamızda D vitamini seviyesi düşük olan hastalarda mikroalbüminüri ve HbA1c düzeyi yüksek tespit edilmiş tir. Bu durum VD eksikliğinin Tip 2 DM hastalığının kontrolsüz seyrinde ve böbrek fonksiyon bozukluğunda etkili olduğunu düşündürtmektedir. Aile hekimliği kapsamında koruyucu hekimliğin önemi düşünüldüğünde VD desteği diyabetin kont rollü seyrinde ucuz ve etkili bir yöntem olarak gündemde olmalıdır. Kaynaklar 1. Kostoglou-Athanassiou, Ifigenia, et al. \"Vitamin D and glycemic control in diabetes mellitus type 2.\" Therapeutic ad vances in endocrinology and metabolism 4.4 (2013): 122-128. 2. Herrmann, Markus, et al. \"Serum 25-hydroxyvitamin D: a predictor of macrovascular and microvascular complicati ons in patients with type 2 diabetes.\" Diabetes care 38.3 (2015): 521-528. Anahtar Kelimeler:D vitamini, Mikroalbüminüri, Tip 2 diyabetes mellitus

No Thumbnail Available
Publication

FAMILY FUNCTIONING AMONG PATIENTS WITH TYPE 2 DIABETES MELLITUS IN PRIMARY CARE IN TURKEY

2020-01-01T00:00:00Z, ÖZDER, ACLAN, Salduz, Zeyneb, ÖZDER, ACLAN, YÜKSEL SALDUZ, ZEYNEB İREM

Introduction: To examine the effects of family functioning on glycaemic control among adults with type 2 diabetes mellitus (T2DM) in primary health care.

Loading...
Thumbnail Image
PublicationOpen Access

Corrigendum to ‘A novel indicator predicts 2019 novel coronavirus infection in subjects with diabetes’. [Diab. Res. Clin. Practice 166 (2020) 108294]

2021-11-01T00:00:00Z, Özder, Aclan, Yüksel, Zeyneb İrem, Durdu, Bülent, Okyaltırık, Fatmanur, Çakırca, Mustafa, ÖZDER, ACLAN, YÜKSEL SALDUZ, ZEYNEB İREM, DURDU, BÜLENT, OKYALTIRIK, FATMANUR, ÇAKIRCA, MUSTAFA

No Thumbnail Available
Publication

Covid sonrası hastaların semptom ve laboratuvar bulgularının değerlendirilmesi; covid (-), yorgunluk (+)

2022-10-13, Yüksel Salduz Z. İ., Özder A., YÜKSEL SALDUZ, ZEYNEB İREM, ÖZDER, ACLAN

SS-08 COVID SONRASI HASTALARIN SEMPTOM VE LABORATUVAR BULGULARININ DEĞERLENDIRILMESI; COVID (-), YORGUNLUK (+) ZEYNEB İREM YÜKSEL SALDUZ, ACLAN ÖZDER BEZMIALEM TIP FAKÜLTESI AILE HEKIMLIĞI ANABILIM DALI Amaç: Covid-19 enfeksiyonu aktif hastalık seyrinde olduğu gibi iyileşme sonrası dönemde de birçok faklı klinik bulgu ve laboratuvar verisiyle karşımıza çıkmaktadır. Çalışmamızda, hastanemize Post Covid şikayetlerle başvuran hastaların semptom ve bulgularının analizi amaçlanmıştır. Gereç-Yöntem: Çalışma kesitsel, tek merkezli, retrospektif olarak planlandı. Ocak-Mart 2022 tarihleri arasında Bezmi alem Tıp Fakültesi Aile Hekimliği polikliniğine başvuran; son üç ay içinde Covid + olduğu kanıtlanmış 32 hasta çalışmaya alındı. Hastaların sosyodemografik ve laboratuvar verileri, aşılanma durumları, ek hastalıkları, Covid sürecinde ilaç ku lanım öyküleri elektronik hasta sisteminden tarandı. Bulgular: Hastaların 18’i (%56,3) aşılı iken, 14’ü (%43,7) aşısızdı. Aşılıların 2’si (%6,3) bir, 9’u (%28,1) iki, 7’si (%21,9) üç aşı yaptırmıştı. Aşı tercihlerine bakıldığında 3 (%9,4) kişi Sinovac, 15 (%46,9) kişi Biontech, 1 (%3,1) kişi Turco vac aşısını yaptırmıştı. Hastaların 24’ü (%75) Covid esnasında ilaç almazken, 8’i (%25) ilaç desteği almıştı. İlaç kul lanım durumları değerlendirildiğinde; 4 (%12,5) hasta D vitamini, 3 (%9,4) hasta C vitamini, 2 (%6,3) hasta Selenyum, 2 (%6,3) hasta Antibiyotik, 1 (%3,1) hasta Asetil salisilik asit, 1 (%3,1) hasta Çinko, 1 (%3,1) hasta Demir tedavisi kul lanmıştı. Post Covid dönemde yorgunluk 30 (%93,8) hastayı etkileyen en önemli şikayet idi. Bunu 6 (%18,8) hasta ka rın ağrısı ile, 5 (%15,6) hasta miyalji ile, 5 (%15,6) hasta öksürük ile takip ediyordu. Bu süreçte 3’er hasta da (%9,4) terleme ve çarpıntı yakınmalarıyla başvurdu. Tansiyon yükselmesi ile başvuran 1 (%3,1), unutkanlık ile başvuran 1 (%3,1) ve tırnak kırılmaları ve saç dökülmesi ile başvuran 1 (%3,1) hastamız oldu. Hastaların ek hastalıkları sor gulandığında; 6 (%18,8) hastada Hipertansiyon, 1 (%3,1) hastada Diyabet, 1 (%3,1) hastada Hipotiroidi, 1 (%3,1) has tada Protein S eksikliği mevcuttu. Genel sosyodemografik ve laboratuvar verilerinin analizi Tablo 1’de verilmiştir. Hastalar gruplara ayrıldığında; Aşılaması olan gruptaki hastaların Covid sürecinde %38,8’i ilaç kullanmışken, aşılaması olamayan hastaların %7,1 ilaç kullanmıştı (p=0,04). Ek hastalığı olan gruptaki hastaların %28,6’sının D vitamini düşükken, ek hastalığı bulunmayan gruptaki hastaların %84’ünün D vitamini düşüktü (p=0,004). D vitamini düzeyi düşük (<20 ng/ml) gruptaki hastaların yaş ortalaması 35±14, D vitamini düzeyi normal (>20 ng/ml) gruptaki hastaların yaş ortalaması 46±10 idi (p=0,036). D vitamini düşük grupta miyalji şikayeti %95,6 oranında görülürken, D vitamini normal grupta bu oran % 55,5 idi (p=0,005). Sonuç: Covid-19 enfeksiyonu sonrası gerilemeyen yorgunluk halinin en sık şikayet olduğu akılda tutulmalıdır. Bu şikayeti destekleyen miyalji ile başvuran hastaların özellikle D vitamini düşük grupta kümelenmesi koruyucu hekimlikte D vita mininin önemini bir kez daha vurgulamaktadır. Anahtar Kelimeler:Covid-19, Yorgunluk, D vitamini